EURO
49.2400DOLAR
42.4700STERLİN
56.1500
Burcu Turgut
Köşe Yazarı 26/11/2025İYİ Parti Kadın, Aile ve Sosyal Hizmetler Başkanlığı, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkiye’de kadınların her geçen yıl daha fazla şiddete maruz kaldığını ve devletin gerekli korumayı sağlayamadığını vurguladı. Açıklamada, 2025 yılının ilk 328 gününde şüpheli ölümler de dâhil 482 kadının hayatını kaybettiği, neredeyse her gün en az bir kadının öldürüldüğü ifade edildi. Kadınların yüzde 65’inin evlerinde öldürüldüğüne dikkat çekilerek, geçen yıl yüzde 57 olan bu oranın daha da arttığı ve “kadınların en güvende olmaları gereken yerin artık mezarları hâline geldiği” belirtildi.
Koruma kararı olmasına rağmen öldürülen dokuz kadın örnek gösterilerek, devletin kadınları korumakta başarısız olduğu ifade edildi. Açıklamada, “Kadın devleti yöneten iktidara gidiyor, ‘Beni koru’ diyor, karar çıkıyor ama o koruma sadece bir kâğıt olarak kalıyor” denildi. Bazı yetkililerin öldürülen kadınları suçlayan açıklamalarının kabul edilemez olduğu da vurgulandı.
İYİ Parti, iktidarın kadınları neden koruyamadığını sorgulayarak, caydırıcı cezaların hâlâ yasalaşmaması, TBMM’nin şiddete yönelik yaptırımları ağırlaştırmak için acilen toplanmaması, haksız tahrik ve iyi hâl indirimlerinin kaldırılmaması ve koruma kararlarının uygulanmaması gibi eksikliklere dikkat çekti. TBMM’de oluşturulan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Komisyonu’nun raporunu sunmasının üzerinden 4,5 ay geçtiği, bu süre içinde 106 kadının daha öldüğü hatırlatıldı.
Açıklamada, kadına yönelik şiddetin bireysel bir sorun olmadığı; toplumsal, kültürel ve siyasal bir mesele olduğu ifade edildi. Kadını eşit birey olarak konumlandırmayan zihniyetin, cezasızlığı besleyen adalet sisteminin ve etkisiz koruma mekanizmalarının şiddetin temel nedenleri olduğu vurgulandı. Kadının giyimi, işi, eğitimi, boşanması, bir sözü ya da tercihi üzerinden denetlenen hayatının hâlâ erkek tahakkümüne sıkıştırıldığı belirtildi.
İYİ Parti, kadına yönelik şiddetin çözümünün mümkün ve zor olmadığını, dünyada başarı sağlamış yöntemlerin Türkiye’de de uygulanabileceğini belirtti. Etkin koruma sistemleri, elektronik kelepçenin zorunlu hale getirilmesi, hızlı müdahale ekipleri, ağır yaptırımların cezasızlığı ortadan kaldıracak şekilde uygulanması, uzmanlaşmış kolluk birimleri ve şiddet faili için zorunlu rehabilitasyon gibi adımların hayata geçmesi gerektiği ifade edildi. Şiddet davalarında ihtisas mahkemelerinin önemine de vurgu yapıldı.
Açıklamada ayrıca, kadının güçlendirilmediği bir toplumda şiddetin sona ermeyeceği belirtildi. Bu kapsamda kadınların sosyal statülerinin yükseltilmesi, temsilde eşitlik sağlanması, faillerin hiçbir aftan yararlandırılmaması ve haksız tahrik ile iyi hâl indirimlerinin tamamen kaldırılması gerektiği vurgulandı. Koruyucu ve önleyici tedbirlerin güçlü ve hızlı işleyen bir devlet mekanizmasıyla desteklenmesinin zorunlu olduğu ifade edildi.
Son bölümde ise, kadınları ve çocukları koruyamayan bir iktidarın toplumu da koruyamayacağı belirtilerek, “Kadınları yaşatamayan bir ülke geleceğini yaşatamaz” sözlerine yer verildi. Atatürk’ün “Yeryüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir” sözünü hatırlatan İYİ Parti, kadınların yaşamın merkezine eşit yurttaşlar olarak konumlandırılmasının partinin temel hedefi olduğunu açıkladı. Açıklama, “Kadın Cumhuriyettir, Cumhuriyet kadındır” vurgusuyla sona erdi.
